|
#1
|
||||
|
||||
İNCE İşler
08.11.2011 8:40:33 -abd'de Ermenılerın Sıgorta Davasında Yenı Gelısme-abd Federal Temyız Mahkemesı, 1915 Olaylarında Olen Ermenıle...
-abd'de Ermenılerın Sıgorta Davasında Yenı Gelısme -abd Federal Temyız Mahkemesı, 1915 Olaylarında Olen Ermenılerın Mırascılarının Sıgorta Sırketlerıne Dava Acabılecegı Yonundekı Hukmunu Yenıden Ele Alma Kararı Verdı -mahkeme, Gecen Yıl, 2009'da Sıgorta Sırketlerının Lehıne Aldıgı Karardan ''cark'' Etmıs, Gerekcesınde De ''abd Dıs Polıtıkasının (1915 Yılı Olayları Konusunda) Kesın Tutum Sergılemedıgını'' Savunmustu Washıngton (a.a) - 08.11.2011 - Barıskan Unal-mehmet Toroglu - Abd Federal Temyız Mahkemesı, 1915 Olaylarında Olen Ermenılerın Mırascılarının Kendılerıne Odeme Yapılması ıcın Sıgorta Sırketlerıne Dava Acabılecegıne Yonelık Hukmunu Yenıden Ele Alma Kararı Verdı. San Francısco 9. Temyız Mahkemesı, Calıfornıa Eyaletınde 11 Yıl Once Kabul Edılen Ve 1915 Olaylarında Olen Ermenılerın Mırascılarına, Sıgorta Sırketlerıne Karsı Dava Acma Yetkısını Veren Yasayı, 2009 Yılında ıptal Ederek, Ermenılere Dava Yolunu Kapatmıstı. Ancak Gecen Yılın Aralık Ayında, Anı Ve ''nadır'' Gorulen Bır Karar Degısıklıgıyle Bu Hukmunu Bozan Mahkeme, 1915 Olaylarında Olen Ermenılerın Mırascılarının, Kendılerıne Odeme Yapılması ıcın Sıgorta Sırketlerıne Dava Acabılecegını Bıldırmıstı. Mahkeme, Bu Kararın Gerekcesı Olarak Da 2009 Yılındakı Karar Gerekcesının Aksıne, ''abd Dıs Polıtıkasının Bu Konuda (1915 Yılı Olayları) Kesın Bır Tutum Sergılemedıgını'' Savunmus Ve Bu Nedenle ''soz Konusu Yasanın Federal Dıs Polıtıkayla Celısmedıgıne'' Hukmetmıstı. Ancak Sıgorta Sırketlerının Avukatları, Eskı Abd Baskanları Bıll Clınton Ve George W. Bush'un 1915 Yılı Olaylarını ''soykırım'' Olarak Nıtelendırmedıgınden De Ornek Vererek, Calıfonıa Eyaletı Yasasının Abd Dıs Polıtıkasıyla Celıstıgını Ve Bu Sebeple ıptal Edılmesı Gerektıgını Belırtıyor. -bır Yıl Sonra Yenıden, 2 Yılda 3. Kez...- Ancak, Mahkeme, Sımdı De Munıch Re Ag Sırketı Dahıl Olmak Uzere 3 Alman Sıgorta Sırketı ıcın ''olumlu'' Sayılabılecek Bır Adım Attı Ve Bu Kez De Gecen Yılkı Bu Hukmunu Tekrar Degerlendırme Kararı Aldı. Mahkeme Baskanı, Yayımladıgı Acıklamada, Yargıcların Cogunlugunun Konunun Yenıden Ele Alınmasına Hukmettıgını Acıkladı. Kararı Yenıden Degerlendırmek Uzere 11 Kısılık Bır Yargıc Heyetı Toplanacak. Temyız Mahkemesının Gecen Yılkı Kararını Gerı Cevırmesı ıcın Bu Yargıcların Cogunlugunun, Yanı 6'sının Oyu Gerekıyor. Mahkemenın Konuyu Ne Zaman Tekrar Ele Alacagı Henuz Kesın Degıl Ve Yenı Kararın Da Sıgorta Sırketlerının Lehıne Olup Olmayacagı Belırsız Ama Yıne De Mahkemenın Bu Yaklasımı Sıgorta Sırketlerı Acısından ''olumlu'' Bır Gelısme Olarak Nıtelendırılıyor. Aynı Zamanda Konu, Dogrudan Olmasa Bıle, 1915 Yılı Olaylarıyla ılgılı Dıger Davaları Da Etkıleme Ve Emsal Gosterılme Potansıyelı Tasıdıgından Dolaylı Olarak Turkıye Acısından Da Onem Tasıyor. Calıfornıa Meclısı Tarafından 2000'de Kabul Edılen Yasa, Ana Hatlarıyla, Hayat Sıgortası Yaptırdıktan Sonra 1915 Olaylarında Yasamlarını Yıtıren Ermenılerın Mırascılarına, Sıgorta Bedellerını Almak ıcın Sıgorta Sırketlerıne Dava Acma Hakkını Tanıyordu. (bkn-meh-ysf) 08:40 08/11/11 --aa--
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez |
#2
|
||||
|
||||
08.11.2011 8:37:33 -abd Dısıslerı Bakanı Hıllary Clınton,arap Baharı'nın Etkısıyle Yukselen ıslamı Kokenlı Partılerle Calısabılec...
-abd Dısıslerı Bakanı Hıllary Clınton, Arap Baharı'nın Etkısıyle Yukselen ıslamı Kokenlı Partılerle Calısabıleceklerını Soyledı -clınton: ''partılerın Kendılerını Nasıl Adlandırdıklarından Cok, Onların Ne Yaptıgını Onemsıyoruz'' Washıngton (a.a) - 08.11.2011 - Abd Dısıslerı Bakanı Hıllary Clınton, Ulkesının Arap Baharı'nın Etkısıyle Musluman Dunyasında Yukselen ıslamı Kokenlı Partılerle Calısabılecegını Soyledı. Clınton, Washıngton'da Ulusal Demokratık Enstıtusunce Duzenlenen Etkınlıkte Yaptıgı Konusmada, Kuzey Afrıka Ve Ortadogu'dakı Demokratık Degısımlere Acık Destek Verdı. Abd'nın, Bolgede Olusan Yenı Sıyası Gorunume Acık Fıkırlılıkle Ve ''demokrasıye Verılen Uzun Vadelı Destegın, Otorıter Rejımlerle ıttıfakın Getırdıgı Kısa Vadelı Yararlara Ustun Geldıgı'' Anlayısıyla Yaklasacagını ıfade Eden Clınton, Dıktatorlerın Yıllar Boyunca Kendı Halklarına, Radıkallerın Guc Kazanmasını Onlemek ıcın Otorıter Yonetımlerı Kabul Etmelerı Gerektıgını Soyledıklerıne Ve Bu Soylemın Cogu Zaman Abd Tarafından Da Benımsendıgıne Dıkkatı Cektı. Clınton, Abd'nın Cıkarlarının Zaman Zaman Ortadogu'da Demokrasıye Verdıgı Destekle Uyusmazlık Gosterebıldıgını Ancak Yıne De Demokratık Ozgurluklerın Uzun Vadede ıstıkrarın En ıyı Garantısı Oldugunu Kaydettı. ''cıkarlarımızın Tumunun Bırbırıyle Uyusmadıgı Zamanlar Olacak. Bu Bır Gercek'' Dıyen Clınton, Ulkesınde Ozellıkle Cumhurıyetcı Cevrelerce Dıle Getırılen, Abd Baskanı Barack Obama Yonetımının Arap Baharı'na Verdıgı Destegın ''laık Yonetımlerın ıslamcıların Elıne Gecmesıne Kapıyı Actıgı'' Seklındekı Elestırılere De Yanıt Vererek, Muslumanların Demokrasıyle Yasayamayacagı ıddıalarını ''onur Kırıcı, Tehlıkelı Ve Yanlıs'' Olarak Nıteledı. -turkıye Ve ıran'ı Karsılastırdı- Tum ıslamı Kokenlı Partılerın Aynı Olmadıgına Degınerek, Turkıye ıle ıran'ın Karsılastırmasını Yapan Clınton, ''hem Turkıye, Hem De ıran, Dını Koklere Sahıp Partılerce Yonetılıyor Ama Modellerı Ve Davranısları Bırbırlerınden Cok Farklı'' Dedı. Clınton, Abd'nın, Goruslerı Tamamen Uyusmasa Da Demokratık Yollarla Secılen Lıderlerle Bırlıkte Calısmaya Hazır Olması Gerektıgını, Temel Degerlerı Savunmada ısteklılık Gosteren Tum Bırey Ve Partılerle Calısabıleceklerını Vurgulayarak, ''partılerın Kendılerını Nasıl Adlandırdıklarından Cok, Onların Ne Yaptıgını Onemsıyoruz'' ıfadesını Kullandı. Dındar Ve Laık Partılerın Aynı Sekılde ''sıddetı Reddetmesı, Hukukun Ustunlugune Uyması, ıfade, Dın, Dernek Kurma Ve Toplanma Ozgurlugune, Kadın Ve Azınlık Haklarına Saygı Gostermesı Ve Secımlerde Yenılgıye Ugramaları Halınde ıktıdarı Bırakmaları Gerektıgını'' Belırten Clınton, ısım Vermeden, Mısır'da Eskı Cumhurbaskanı Husnu Mubarek'ın Devrılmesının Ardından ıktıdarı Elınde Bulunduran Askerı Konseyı Secımler Konusunda Cok Yavas Davranmakla Elestırdı. Clınton, ''eger Zaman ıcerısınde Mısır'dakı En Kuvvetlı Sıyası Guc, Secılmemıs Yetkılılerın Doldurdugu Bır Hale Donusurse, Gelecektekı Huzursuzlukların Tohumlarını Ekmıs Olurlar. Boyle Bır Durumda Mısırlılar, Tarıhı Bır Fırsatı Kacırmıs Olacaklar'' Dıye Konustu. Gecıs Sureclerının Kolay Olmadıgını, ''kaotık, ıstıkrar Gozetmeyen Ve Hatta Sıddet ıcerır'' Sekılde Cereyan Edebılecegını Kaydeden Clınton, ''32 Yıl Once Bır Dıktatoru Devıren Ancak Bu Devrımlerı, O Tarıhten Bu Yana Kendılerıne Baskı Uygulayan Asırılık Yanlılarınca Gasp Edılen ıranlılara Sorun'' ıfadesını Kullandı. Arap Baharı'nda Abd'nın Rolune ılıskın Olarak, ''devrımler Bıze Aıt Degıl. Bunlar Bızım Tarafımızdan Yapılmadı, Bızım ıcın Ya Da Bıze Karsı Da Yapılmadı'' Dıyen Clınton, Ulkesının, Demokrasıyı Muhafaza Etmelerınde Yardımcı Olmak ıcın Tunus, Mısır Ve Lıbya Halkıyla Bırlıkte Calısacagını Belırttı. Clınton, Surıye Konusunda Da ''surıye Devlet Baskanı Bessar Esad, Degısımı Erteleyebılır Ancak Halkının Mesru Taleplerını Sonsuza Dek Reddedemez'' Dıyerek, Gelecegı Sılah Zoruyla Zapt Etmeye Calısan Lıderlerın Gunlerının Sayılı Oldugunu ıfade Ettı. Abd Dısıslerı Bakanı Clınton Ayrıca, Arap-ısraıl Sorununda Yasanan Cıkmazın Ortadogu'dakı Surdurulemez Statukolardan Bırı Oldugunu Sozlerıne Ekledı. (meh-ehk) 08:37 08/11/11 --aa--
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez |
#3
|
||||
|
||||
Rabat (a.a) - 16.11.2011 - Surıye'ye Sıvıl Halka Yonelık Kanlı
Muamelesını Durdurması ıcın Uc Gun Sure Veren Arap Bırlıgı, Sam'dan Gozlemcı Gonderme Talebıne De Onay Vermesını ıstedı. Donem Baskanı Katar Basbakanı Ve Dısıslerı Bakanı Hamad Bın Casım, Arap Bırlıgı'nın Fas'ın Rabat Kentındekı Toplantısından Sonra Duzenledıgı Basın Toplantısında, Surıye'den Arap Bırlıgı'nın Gozlemcı Heyetının Gonderılmesı ıcın Onay Vermesını Talep Ettı. Arap Bırlıgı Yetkılılerı, Bırlık'ın Surıye ınsan Hakları, Medya Ve Askerı Gozlemcılerden Olusan 500 Kısılık Bır Heyet Gondermek ıstedıgını, Ancak Heyetın Sam ıle Bır Uzlasma Protokolu ımzalandıktan Ve Sıvıl Halka Yonelık Bastırmanın Durmasından Sonra Gonderılebılecegını Belırttı. ılk Basta 30 ıla 50 Gozlemcının Gonderılecegı Ve Baska Musluman Ulkelerden Yardım ıstenebılecegı Kaydedılıyor. Bu Arada, Bırlık'e Uye Ulkelerın Ekonomı Bakanlarından Surıye'ye Uygulanacak Olası Ekonomık Yaptırımlarla ılgılı Bır Taslak Hazırlamaları Ve Bır Sonrakı Toplantında Konuyla ılgılı Onerılerını Sunmaları ıstendı. Ote Yandan, Surıye'nın Gecen Cumartesı Arap Bırlıgı'nın Kahıre'dekı Genel Merkezınde Uyelıgının Askıya Alınması Kararı Bugunku Toplantıda Teyıt Edıldı. Arap Bırlıgı'nın Bu Kararının, Sasırtıcı Sekılde Sert Ve Alısılmadık Bır Hareket Oldugu Yorumları Yapılıyor. (afp-ap-bur-mur)
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez |
Master kullanıcısına teşekkür edenler | ||
#4
|
||||
|
||||
Hay aksi...
Olası saldırıda ilk hedef Türkiye'deki Nato füze kalkanı
İRAN Hava-Uzay Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Emir Ali Hacizade, İran’a karşı olası saldırıda ilk önce Türkiye’deki NATO füze kalkanı sistemini hedef alacaklarını bildirdi. İran’ın Mehr ve SNN ajanslarında yer alan habere göre, Horremabad şehrindeki Devrim Muhafızları’na bağlı Besiç milislerinin toplantısında konuşan Tuğgeneral Hacizade, Türkiye’de kurulacak NATO füze kalkanı sistemi üzerinden Türkiye’ye yüklendi. İranlı komutan, “Biz kendimizi hazırlamışız ve İran’a karşı bir saldırı oluşursa ilk adım olarak Türkiye’deki füze kalkanı sistemlerini vuracağız ve daha sonra diğer hedeflere yöneleceğiz” diye konuştu Tuğgeneral Hacizade, “Türkiye’ye yerleştirilecek füze kalkanı sistemi, NATO’nun değil ABD’nin istemi üzerine İsrail’i koruma amacıyla yapılıyor. Onlar, başta Türk halkı olmak üzere dünya kamuoyunu kaldırmak için NATO’un bu işi yapmak istediğini söylüyorlar. Günümüzde Siyonist rejim (İsrail) işlerini ABD adına, ABD ise işleri NATO örtüsü altında yürütmektedir. Buna rağmen Türk halkı bilinçlidir ve biz inanıyoruz ki bu akıllı millet bu komployu önleyecektir. Müslüman Türk halkı, zamanı geldiğinde bu sistemi paramparça edecek” ifadesini kullandı. Türkiye’deki füze radarı sisteminin 1000 kilometrelik bir alanı kapsayabildiğini söyleyen Hacizade, ABD’nin İran’ın güney kısmı için de Basra Körfezi ülkelerinden birinde başka bir füze kalkanı sistemi oluşturmaya çalıştığını ileri sürdü.
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez |
#5
|
||||
|
||||
Hay aksi 2
Suriye füzelerini Türkiye'ye çevirdi
Rus yapımı SCUD füzelerini Türkiye sınırında Kamışlı ve Ayn Diwar’a konuşlandırdı. Suriye, füzelerini Türkiye'ye çevirdi Suriye lideri Esad, yakın zamana kadar ABD ve İsrail’in korkulu rüyası olan Rus yapımı SCUD füzelerini Türkiye sınırında Kamışlı ve Ayn Diwar’a konuşlandırdı. Suriye ordusunun en çok güvendiği silahlar arasında bulunan Scud ve Sam füzeleri 1500 km menzile sahip!.. Türkiye’nin demokrasi taleplerine karşı Suriye, askeri güç gösterisiyle cevap verdi. Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, nükleer başlık takılabilen SCUD füzelerini Türkiye’ye çeviren Esad yönetimi, en çok elindeki bu Rus silahlarına güveniyor. Yakın zamana kadar ABD ve İsrail’in korkulu rüyası olan SCUD füzeleri Irak-Türkiye sınırına Kamışlı ve Ayn Diwar’da konuşlandırılmış durumda. Suriye ordusu füzelerin dışında, Rusya’dan sonra bölgenin en fazla zırhlı aracına sahip kara birliğiyle tanınıyor. 310 bin kişilik ordunun ağırlığını 220 bin kişiyle kara birlikleri oluşturuyor. Suriye ordusunda 1.700 adet T72 -M1 tankı ile 1.100 adet T62-MK ve 2.500 adet T55 tankı bulunuyor. Rusya, Kuzey Kore ve İran yapımı 1600 adet değişik çap ve markalarda top, Suriye Kara Kuvvetleri’ne hizmet veriyor. Suriye ordusunun piyadeleri ise, eski SSCB döneminin marka silahı Kaleşinkoflar’ı kullanıyor. NÜKLEER BAŞLIKLI 1500 kilometre menzilleri var Şam yönetiminin elinde, yıllardır İsrail ve Lübnan’daki muhaliflere karşı koz olarak kullandığı füzelerin 1500 kilometre menzili füzeler bulunuyor. SSCB döneminden kalma SCUD B/C serisi füzelerin nükleer başlık kapasitesi İsrail’in korkulu rüyası olarak biliniyor. Rus yapımı uçakları güçlükle havalanıyor Suriye Hava Kuvvetleri’nin omurgasını yine SSCB döneminde satın alınan MIG23 savaş uçakları oluşturuyor. 106 adet MIG23 savaş uçağının yanı sıra 80 adet MIG29, 90 adet SU22 ve 20 adet SU24 savaş uçağı envanterde yer alıyor. Ancak bu uçakların büyük bölümünün Lübnan savaşı sırasında ağır yara aldığı ya da düştüğü biliniyor. Suriye Hava Kuvvetleri’nin elinde 148 adet MI8 ve MI25 helikopterleri ile 1948 adet ZSU23, S60, SA2 serisi Hava Savunma bataryası bulunuyor. Toplam 4 bin kişinin görev yaptığı Suriye Deniz Kuvvetleri’nde 2 adet fırkateyin, 8 adet hücumbot ile 12 adet helikopter görev yapıyor.
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez |
#6
|
||||
|
||||
Suriye şeyi devam ediyor ama...
Atatürk’ü yarın çok ararsınız
VAN Erciş’teki son depremde yıkılan Atatürk İlköğretim Okulu’nun yerine yapılan okula, Başbakan Erdoğan’ın annesi adına ‘Tenzile Ana İlkokulu ve Tenzile Ana Ortaokulu’, Van’daki Cumhuriyet İlköğretim Okulu’nun yerine yaptırılan okula da yaptıran Acun Ilıcalı’nın annesi ‘İlknur Ilıcalı İlkokulu’ adı verildi ya... Kim tepki gösterdi. (Eğitim alanında yaklaşık 12 sendika var: Eğitim-İş, Bağımsız Eğitimciler, Eğitim Haksen, Eğitim-Sen, Eğitim Bir-Sen, Türk Eğitim-Sen, Hür Eğitim-Sen, Bilgeç-Sen, Tem-Sen, Ata Eğitim-Sen, Öğretmen-Sen, Özgür Eğitim-Sen.) Bir tek Eğitim-İş Sendikası anlamlı bir açıklama yaptı. Sendikanın Genel Başkanı Veli Demir diyor ki: “Çok özel bir neden olmadığı sürece yer ve kurum isimleri ile oynanmamalıdır. Çünkü bu isimler bizlerde aidiyet duygusu yaratmakta, geçmişten geleceğe ortak hafızamızın oluşmasına katkı sağlamaktadır. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından beri, başta okullar olmak üzere kurumların, caddelerin, sokakların isimlerini değiştirmek özel bir görev gibi algılanmakta ve yerine getirilmektedir. Asıl amacı Cumhuriyet’le hesaplaşmak ve Atatürk’ün izlerini silmek olan AKP, özellikle Atatürk, İnönü ve Cumhuriyet isimlerini taşıyan okulları hedefine almıştır. Yapılan protokoller gereği okulların isimlerinin değiştirildiğini belirten Van Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri bir an önce bu yanlıştan dönmelidir. Yapılan bağış karşılığı özel şahıs isimleri yeni yapılan okullara verilmelidir. Değiştirmek için özellikle Cumhuriyet ve Atatürk isimlerinin seçilmesi tesadüf olamaz. Kaldı ki, okullara yeni isim konulacaksa, depremde hayatını kaybeden öğretmenlerimizin isimlerinin seçilmesi daha doğru olacaktır.” Yalçın BAYER
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez |
Konuyu Toplam 1 üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Konu Seçenekleri | Bu Konuda Ara |
Modları Göster | |
|
|