AÇIKLAMA : 2 m siper içi sıcaklığına göre bitkiler için don sınıflandırması;
Hafif don : 0 °C ila -2.2 °C,
Orta kuvvette don : -2.2 °C ila -4.4°C,
Kuvvetli don : -4.4 °C’den daha düşük
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Zirai Meteoroloji ve İklim Rasatları Daire Başkanlığı
Meteorolojik Tarım Uyarısı
---------------------------
ZİRAİ DON UYARISI
Tarih: 28.12.2006 Saat: 15:40 Sayı: 08b
Yurdumuz halen üzerinde bulunan soğuk ve yağışlı havanın etkisi altındadır. Tarımsal faaliyetin sürdüğü Ege ve Akdeniz Bölgeleri’nde, başta narenciye, muz ve sera üreticilerimiz olmak üzere tüm üreticilerimiz olumsuz yönde etkilenecektir. Bu nedenle;
26-27 ve 27-28 Aralık geceleri, Ege ve Akdeniz Bölgelerinin kıyı kesimlerinde hafif, iç kesimlerinde orta kuvvette, yüksek kesimlerde kuvvetli,
28-29 Aralık gecesi, Ege ve Akdeniz Bölgesi’nin batı ve orta iç kesimlerinde hafif, yüksek kesimlerinde orta kuvvette, Adana’nın kıyı kesimlerinde hafif, iç kesimlerinde orta kuvvette,
DON OLAYI beklenmektedir.
Bu bölgelerimizde hasat dönemindeki narenciye üreticilerimizin, sebze ve serada üretim yapan yetiştiricilerimizin gerekli tedbirleri almaları, yörelerindeki don durumu hakkında daha detaylı bilgi almak için en yakın meteoroloji müdürlüklerine başvurmaları önerilir.
28.12.2006 günü saat 15:35:04"de güncellenmiştir.
***
Bu 'Meteorolojik Tarım Uyarısında' emeği geçenlere elbette teşekkür ederim, o yüzden unutmadan baştan söylüyorum.
Bilgiyi işleyip layıkıyla uygulayamadıktan sonra ne desen, ne deseler nafile.
Gerekli tedbirleri almaları…
Gerekli tedbirlerin çoğuna para gerekli, kredi gerekli, o krediyi geri ödeyecek ‘somut umut’ gerekli…
Geriye kalan ‘gerekli tedbirlerin’ küçük bir kısmı ise bize ve kültür bitkilerimize kalıyor.
Biraz ben uğraşacağım; örtülerini açıp kapayarak, yağmurlama sistemini naylonların üstüne doğru çalıştırarak…
Biraz da kültür bitkisi olsalar bile nazlanmayacaklar kendileri akıl edecek; “Bu adam elinden geldiğince bir şeyler yapıyor, bari biz de öz sularımızı goncadan, yapraktan, daldan çekip köke doğru indirelim” diyecekler.
Onlardan sağlıklı olanlarının neredeyse tamamın benden daha gayretli ve akıllı çıktıklarını görüyorum ve onları bu yüzden daha çok seviyorum, her ne kadar kesecek olsam da.
Sağlıklı olmayanların komaya girmelerine de gerekli tedbirleri çok çok önceden alamayarak ben sebep olmuşum.
Bu yaklaşık 45 bin kök karanfili üşütücü gecenin insafına terk ettiğim günlerde bunların iki katı büyüklüğünde, Sarıkamış’ta da gerekli tedbirleri almayan, alamayan ya da aldığını sananların yollara, ovalara, dağlara sürdüğü tek tek, demet demet, deste deste tam
90 bin Karanfil’i düşündüm ve o kadar çok üşüdüm, o kadar çok üşüdüm ki, dışım hadi neyse de, içim de zangır zangır titredi.