Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::db_connect() should be compatible with vB_Database::db_connect($servername, $port, $username, $password, $usepconnect) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::select_db_wrapper() should be compatible with vB_Database::select_db_wrapper($database = '', $link = NULL) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Deprecated: Non-static method vB_Shutdown::init() should not be called statically, assuming $this from incompatible context in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 2294
Arka BahÇe Forumu - Tekil Mesaj Gösterimi - Halka açık hikayeler...(Erzincan Lisesi bahçesinden)
Tekil Mesaj Gösterimi
  #4  
Eski 20-06-2010, 15:52
Oğuzhan - ait Avatar
Oğuzhan Oğuzhan bağlı değil
6-MAT-A (2110)
PhotobucketImage Source,Photobucket Uploader Firefox ExtensionImage Source,Photobucket Uploader Firefox ExtensionImage Source,Photobucket Uploader Firefox ExtensionImage Source,Photobucket Uploader Firefox Extension Kıdemli Albay
 
Üyelik Tarihi: Jan 2010
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 584/556
306 Mesaj ına 718 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Alıntı:
Türker Özdemir´isimli üyeden Alıntı
Sevgili 6-Mat-A,

Babalar günü nedeniyle, babamın hayatından bir hikaye aktarmak isityorum. Olay babamın ortaokul dönemlerinde vuku buluyor.

Karsta kışlar uzun geçer. Uzun kış gecelerinde büyükler mistik ve dini hikayeler anlatırlar. Bu hikayelerin bir kısmıda, karda ve tipide mahsur kalan insanların hikayeleridir. Hikayelerde baş rolü boz atlı Hz. Hızır oynar. Halkın Hızır aleyisselama sevgisi bir başkadır. O, darda kalanların kurtarıcısı mübarek bir zattır. Zaman-zaman iyi insanların mekanını ziyaret ettiğine inanılır.

Yine Hızır hikayelerinin anlatıldığı bir akşamın sabahında babamın aklına bir şaka gelir. Geceden taze kar yağmıştır. Yerde pürüzsüz çarşaf gibi bir ince bir kar örtüsü vardır. İki amcasının oğlu ile planı uygulamaya koyarlar. Uğur olsun diye kapıya asılan kadana (çok iri büyük at) nalı indirilir. İki tırmık sapı birleştirilerek uzun bir sırık elde edilir. Sırığın ucuna bir ip, ipin ucunada nal bağlanır. Arkadan damın üzerine çıkılır, at nalı kapının önündeki karın üzerine (tıpkı atın ayak izleri gibi) dört yere bastırılır.

Sonra babamın babası uyanır, dışarı çıktığında taze karın üzerindeki nal izlerini görür. Evin önüne bir at gelmiş olsa izlerin devamı olurdu. Demen heyecanla bağırır. "Koşun gelin, komşulara haber verin. Bozatlı Hızır evimize gelmiş." Ev halkı ve komşular koşup gelirler. Köye bir heyecan dalgası yayılır. Dedem heyecandan, babam ise korkudan titremektedir. Kendilerinin yaptığı bir anlaşılırsa... Gerisini düşünmek bile istemez babam. Dedem ise evi Hızır tarafından ziyaret edilen biri olarak çok heyecanlı ve mutludur. "Hey mübarek uçarak gelmiş. Atını nallarına kurban olduğum evime gelmiş."

Derken babamın dedesi ve civarın önemli din alimi Molla Şamil çağrılır. Gelir, nal izlerini inceler. Hızır aleyisselamın ziyarete geldiğini doğrular. Hemen bir oğlak kurban edilir. Molla Şamil her nal izinin yanında ayrı ayrı dua okur. Nala değmiş karlar, özenle toplanıp suya karıştırılarak hastalara ve çocuklara içirilir.

Olayın bu kadar büyümesi üzerine; babam ve suç ortakları kurban etini yiyerek susma haklarını kullanırlar. Aradan yıllar geçmesine rağmen gerçeği anlatmazlar. Dedem ve yanındakiler bu mucizeye o kadar inanmıştır ki, kimse bu büyüyü bozmak istemez. Bu olay yaklaşık 50 yıl boyunca gizlenir. Molla Şamil 1972 de 105 yaşında, oğlu Musa dedem ise 2005 yılında 95 yaşında bu mucizevi olaya tanık olmuş insanlar olarak rahmetli olurlar.

Ol hikaye böyledir... Bütün babaların babalar günü kutlu olsun.
.
Alıntı ile Cevapla